Avril içeri girer girmez hemen bir masaya oturdu.Hoş hemen başında biten garsonlardan efret etmesine rağmen, içindeki garsonu dövme duygusunu yatıştırarak.'Suşi getirirseniz sevinirim ve başka bir isteğim yok.' dedi.Garson ona meraklı bakışlar atrak oradan ayrıldı.Avril ise o sırada sert yağmurların dövdüğü lokanta camları ile, arasında olan savaşı izliyordu ki nefret ettiği garson başına dikilip suşisini bıraktıktan sonra 'Başka bir isteğiniz varmı efendim' dedi.Ama Avril biraz sinirli biraz bezmiş bir ses tonuyla.'Size kaç defa söyelemeliyim sadece suşi-' dedi.Ama garson çoktan oradan ayrılmıştı bile.Avril neden son zamanlarda bu kadar sinirli olduğunu bilmiyordu.Hızla suşisini yedi hesabı ödedi ve esrarengiz bir şekilde ortadan kayboldu.